meditasyon

MEDİTASYON İLE DERİN MUTLULUK

Meditasyon, Latince meditatio kelimesinden türetilmiş, birçok Batı dilinde “derin düşünme” anlamına gelmekte olan bir terim olup; sözlüklerde, “kişinin iç huzuru, sükûnet, değişik şuur halleri elde etmesine ve öz varlığına ulaşmasına olanak veren, zihnini denetleme teknikleri ve deneyimlerine verilen ad” olarak tanımlanır.

Meditasyon tekniklerine, ait oldukları, Budizm (Hindistan), Taoizm (Çin), Bön (Tibet), Zen (Japonya) ve İslamiyet’te (tefekkür) gibi inanç sistemlerine göre ve izledikleri yöntemlere göre değişik adlar verilmiştir. Standart ya da tek biçimli bir meditasyondan söz etmek olanaksızdır. Birçok kültürde ve dinde uygulanan manevi bir arınma tekniğidir. Uyanıklık ve konsantrasyon çalışmalarıyla kişi kendini toplar ve zihnini, ruhunu dinlendirir.

Doğu kültürlerinde köklü ve bilinç açıcı bir teknik olarak kabul edilir. Söz konusu olan bilinç açma durumu, her inanışa göre farklı adlandırılır. Bunlar; boşluk, farkındalık, tek olma, burada ve şimdide olma, düşüncedeki özgürlük olarak tanımlanabilir. Varlığı hissetmekle, insanın içinde ve çevresinde olan bitenlerle yoğun bir biçimde bağlantıya geçmesidir.

Meditasyon teknikleri başlıca iki grupta toplanabilir: Sakin oturma teknikleriyle uygulanan pasif olan teknikleri ve sesli konuşmalar ve müzik eşliğinde dikkati toplamayı sağlayan, bedensel hareketlerle yapılan aktif meditasyon teknikleri. Her iki tekniği de hem aktif olarak dikkat toplamayı hem de pasif olarak gevşemeyi, pasif olma durumunu kapsar. Genellikle meditasyon denilince akla pasif şekli gelir. Bu formun kullanımı daha yaygındır.

Bununla birlikte, en genel anlamda ele alınırsa, başlıca üç çeşit yöntemi vardır:

–              Konsantrasyon ve kontemplasyon yöntemi: Dikkatin tek bir noktada toplanmasına dayanır. Zihnin konsantre olduğu bu nokta, soyut bir düşünce, bir mandala, bir yantra (bir geometrik biçim), bir koan (bilmecemsi Zen soruları), bir mantra (bir ses, sözcük, cümle veya şarkı), bir mum alevi, solunum kontrolü veya bir başka şey olabilir. Mantralar dinlere göre ve bir üstadın öğrencisi hakkındaki kişisel belirlemelerine göre değişirler. Meditasyoncu, düşünürken aklına başka şeyler gelirse, sükunetle mantrasını tekrar eder ve ana konuya geri döner. Kısaca, meditasyonda mantra bir anahtar gibi kullanılır.

–              Bu yöntemin en tanınmış şekli Zen’deki shikantaza denilen bir zazen uygulamasıdır. Kelime olarak “sadece oturma” anlamına gelen shikantaza, uygulayıcının dikkatini her hangi bir nesneye yönlendirmediği, nesnesiz bir meditasyondur. Daha önce elde edilen konsantrasyon gücü, şu anda meydana gelen tüm olguların tam olarak farkında olmak için kullanılır. Bu ikinci yöntemin Uzakdoğu’da kullanılan bir başka biçimi de şöyle açıklanır: Önceden kararlaştırılmış, konsantre olunacak herhangi bir konu yoktur, zihnin düşüncesiz kalması, boş tutulması gerekir. Meditasyon ilerledikçe zihni boş tutabilme süresi de uzar. Zihnin sükunetle boş bırakılmasının amacı içte sezgisel olarak belirebilecek bu tesirlere yer ayırmaktır. Bu tür sezgiler insana diğer zamanlarda da gelmekle birlikte, meditasyon halinde daha kolay, daha açık, daha güçlü ve daha özgün halde gelirler.

–              Transandantal Meditasyon (TM) tekniği, diğer iki yöntemden farklı olarak tamamen dikey işleyen doğrudan içe dalış tekniğidir. TM’de zihin yüzeyde gezinmeden düşüncenin kaynağına çabasız bir dalış gerçekleştirir. Derin iç mutluluk bilinci olarak adlandırılan bu sınırsız bilinç haline zihin kendi doğal eğilimiyle ulaşır ki diğer tekniklerden farkı burada yatar. O nedenle transandantal meditasyon için doğal bir teknik denmektedir; uygulama sırasında hiçbir şekilde konsantrasyon, hayal kurma, zihinde bir şeyler canlandırma veya felsefi kavramlar üzerinde düşünceye dalmak söz konusu değildir. Bilincin en yalın, en sade uyanıklık biçimi kazanılır.

Yazan: SUNA BAYKAM

Hindistan ile ilgili diğer yazılar için tıklayınız