Doğu Asya’nın Muhteşem Uygarlığı Hindistan

Hindistan ; 1,324 milyar nüfuslu bir Güney Asya ülkesidir. 3.287.000 km² yüz ölçümüne sahip olarak Asya’nın üçüncü en büyük toprağına sahiptir. Çin’in ardından 1,324 milyar nüfusu ile dünyanın en kalabalık 2. ülkesidir. Batısında Pakistan, kuzey doğusunda Çin Halk Cumhuriyeti, Nepal ve Bhutan, doğusunda Bangladeş ve Myanmar ülkeleri ile komşudur. Ayrıca Sri Lanka, Maldivler ve Endonezya’ya çok yakındır. Güneyinde Hint Okyanusu, batısında Umman Denizi, doğusunda Bengal Körfezi bulunan dünyanın en büyük 7. coğrafi alanıdır. Ekonomisi son yıllarda yapılan reformlarla dünya üzerinde en hızlı büyüyen ekonomi olmuştur. Bombay, Kalküta, Ahmedabad, Madras, Bangalore, Delhi, Jodhpur, Bhopol, Menharpur, Nagpur, Srinagar kentleri ise Hindistan sanayisi için önemli üretim merkezleridir. Tarımcılık Hintliler için önemli bir gelir kaynağı oluştururken Hindistan topraklarının yarısı tarım arazisi olarak kullanılır. Ganj ovası son derece önemli bir tarım bölgesi olup yıllık verimiyle ekonomiye fayda sağlar. En fazla üretilen tarım ürünü pirinç ve şeker kamışı olup tarımcılığın %80’ini karşılar. Çay, susam, mercimek, yer fıstığı ve nohut üretiminde dünyada  birinci; pirinç, şeker kamışı, soğan, kene otu ve Hint keneviri üretiminde ise dünyada ikincidir.

Hindistan’ın bir önemi de baharat yolu üzerinde olmasıdır. Baharat yolu; eski çağlarda Uzak Doğu’yu Batı’ya bağlayan ticaret yollarından biriydi. Baharat günümüzden binlerce yıl önce Doğu ülkelerinde kullanılıyordu. Orta Çağ Avrupa’sında soyluların sofralarına da girince çok önemli bir ticaret ürünü haline geldi, ama pahalı olması nedeniyle ancak varlıklı kimseler satın alabiliyordu. Aslında tarçın, kakule, zencefil ve zerdeçal satışına dayanan baharat ticaretini Çinliler milattan önce başlatmıştı. Baharat, Doğu’dan Avrupa’ya iki ayrı yoldan gelirdi. Bunlardan biri Orta Asya üzerinden geçen İpek Yolu’ydu. Çin ipeğinin Roma’ya taşındığı yoldu. Öbür yol ise, Hindistan ve Sri Lanka’dan Kızıldeniz’deki Akabe Körfezi’ne, Yemen kıyılarına ya da Basra Körfezi’ne gelen deniz yoluydu. Bu kıyılardaki limanlarda gemilerden boşaltılan baharat karayoluyla Fenike ve Filistin kıyılarına, Mısır’da İskenderiye’ye ve Karadeniz’e ulaştırılırdı. Sonra gene deniz yoluyla Avrupa’ya taşınırdı. Hindistan’da ve Güney Arabistan’da çıkan baharat (karabiber, zencefil, tarçın vb.) ile Doğu-Asya ülkelerinden sağlanan inci, mercan, fildişi, elmas gibi değerli süs eşyası Avrupa’da çok aranıyordu. Bunlar iki yoldan Akdeniz limanlarına götürülüyordu. Birincisi, Hindistan’dan gemilerle İran körfezine gönderiliyor, oradan da kervanlarla Anadolu ve Suriye limanlarına taşınıyordu.

Tarihinde önemli yer tutan ticaret yolları ise ülkenin önemli bir konuma sahip olduğunun göstergesidir. Dünya üzerinde birçok yazılım şirketine ev sahipliği yapar.

Hindistan kültürü, tarihi,  mutfağı ve mistik yaşamı turistler için cezbedicidir. Dünya üzerinde birçok tecrübe edinilebilecek kültür barındırır. Üçgenin merkezinde başkent Yeni Delhi bulunur. Dünya kara yolları sıralamasında 3 milyon 319 bin 644 km ile ikinci sırayı almaktadır. Hindistan’ın eski bir İngiliz kolonisi olması nedeniyle İngilizce konuşma sıkıntısı yaşanmamaktadır. Para birimi ise; rupidir.

Yazan : Suna Baykam

Hindistan hakkında diğer yazılar için tıklayınız