irlanda turu esnasında içki kültürü
irlanda turu esnasında olmazsa olmaz 2 durak var.
İkiside ülkenin gurur kaynağı.
Biri Dublin’de Guinness Biraları fabrikası diğeri de Middleton’da Jameson Viski fabrikası, .
Yaşı 40 üstü olanlarımızın, yabancı kitaplarla biraz da olsa haşır neşirliği olduysa hemen anımsayacakları Michael Green ….”herhangi bir şeyi kabaca yapma sanatı” isimli kitap dizisinde hem akıcı hem de eğlendirici diliyle hepimizin kalbinde taht kurmuştu.
Beni çok eğlendiren bu kitaplardan seks üzerine olanda “Bir erkek İrlanda’da bir kadın ve Guinnes arasında tercih yapmak zorunda kalırsa düşünmeden Guinnes’i seçer” cümlesi hep aklımın bir köşesinde kalmıştır.Ama yaşım 30 lara gelene kadar Guinness ismi rekorlar kitabından ileri gidememiş hatta bira markası olduğunu ve rekorlar kitabının İrlanda’da publarda saçma sapan iddialar sonucu çıkan kavgaları bertaraf etmek için 1950’lerde bu bira markası tarafından dağıtılmaya başlandığını öğrenmek beni oldukça şaşırtmıştı.
Dublinde şehir merkezine çok yakın bir yerde bulunan bu tarihi fabrika binasını çok organize bir şekilde gezmek mümkün.Girişte alacağınız 18 euro luk bir biletle belli saatlerde belli dillerde fabrikanın kendi rehberleriyle düzenlenen tura katılma hakkına hemde gezinin sonunda binanın kulesindeki panoramik barda büyük bir bardak bira içme hakkına sahip oluyorsunuz.
Büyük ekranlar ve oldukça modern görsellik eşliğinde hem 250 yıllık markanın tarihini hemde arpanın malt ve bira olmadı sürecini izliyor ve dinliyorsunuz.Fabrika gezisinin belkide en ilginç bölümü ise kurulduğu yıldan bugüne kadar yapılmış reklamlardan en ilginçlerinin kronolojik olarak sergilendiği medya bölümü.”Bir balığın bisiklete olan ihtiyacı, bir kadının erkek ihtiyacından daha fazladır, o yüzden Guinness içelim” konulu çalışma pedal çeviren balık maketiyle en ilgimi çekenlerden biriydi.
Tur sonunda biralarımızı fabrikanın kulesinde 360 derecelik muhteşem bir Dublin manzarasıyla içiyoruz.İrlanda turu esnasında biralarımızı içtiğimiz Guinness kulesi tek panoramik kule olma özelliğini koruyacak.
Biralarımız fıçının çeşmesinden özenle doldurulurken renginin açık karamel rengi olduğunu görüyoruz, tur esnasında anlatıldığı gibi 2 dakika barmen bardağı bekletiyor bizde o arada renkteki koyulaşmayı merakla izliyoruz.2 dakikanın sonunda tamamen siyaha dönmüş açık karamel rengi son bir kaç damlayla karıştıran barmenimiz birayı bize uzatıyor.Artık Guinness biramız içime hazır.Yalnız tadı bizim Türkiye’de alışık olduğumuz hiç bir biraya benzemiyor.Diyebilirim ki fıçıların içinde bira somon füme ile dinlendirilmiş…tad tamamen isli…Gene de koca bardak, ziyan etmemek lazım.
Fabrika binası kadar enteresan olan bir diğer bölümde çıkıştaki hediyelik eşya mağazası.Üzerinde Guinness yazan binbir çeşit üründen aldıklarımıza bizde inanamadan çıkıyoruz fabrikadan.
Sine Metu/ Korkusuz
Bu da Jameson ailesinin mottosu.
1990 larda markanın ilk televizyon reklamında John Jameson’un fırtınada denize düşen viski varilinin ardından korkusuzca denize atlayıp, dev bir ahtapotla boğuştuktan sonra kendi cenazesine varille yetişmesi, markanın kuruluş efsanesini kısaca anlatıyor.Dev ahtapotun gerçekliği tartışılır ama 1780 lerden günümüze gelen ve 3 kere damıtılarak elde edildiği için her İrlandalının, İskoç viskileri karşısında gurur kaynağı olmuş bu markanın şişelerinin üstünde kullanılan bu cümleyle firmanın kurucusu John Jameson’ın cesaretinin yad edildiği bir gerçek.
Middleton kasabasında oldukça büyük bir araziye kurulmuş bu fabrikanın ziyareti Guinnes kadar teknolojik ve görsel efektlerle desteklenmemiş olsada oldukça ilginç ve bilgilendirici.Girişte ödeyeceğiniz 8 euro size her 30 dakikada bir yapılan ve 1 saat süren gezide tüm damıtma evrelerini ve 30 yıllık dinlendirme sürecine şahit olma imkanı veriyor.Sonda Jameson’un Amerikan ve İskoç viskileriyle olan farkının anlatıldığı tadım, ve ayrıca çıkışta ikram edilen viski oldukça keyifli bitmesini sağlıyor ziyaretin.Tadımda abarttığını düşünenler için zencefilli gazoz eşliğinde Jameson ikramı da mevcut.
Çıkıştaki hediyelik eşya mağazası Guinness kadar çeşit sunmasa da, daha çok viski alışkanlığı olan ve ucuz olmasa bile kaliteli hediyelik eşya için bütçe ayırabileceklere tatminkar seçenekler sunuyor.
